...EKİPMAN?
KEŞFET
...BEKLENTİLER?
NASIL BAŞLARIM?
Bisiklet, herkesin sevdiği(en azından çocukken), sportif, eğlence ve ulaşım amaçlı kullanılan inanılmaz verimli bir icattır. Yani sadece iki tekerleği olmasına rağmen düşündüğünüzden çok daha fazlasıdır aslında. Benim için bisiklet, hayallerimi gerçekleştirmek, hayattan keyif almak ve yeni insanlarla tanışmak için en keyifli yol arkadaşı oldu. Siz de şehir hayatının sıradanlığından sıkılıp, macera dolu kısa veya uzun soluklu bisiklet turları yapmaktan keyif alıyorsanız, yapmak istiyor ama nereden başlayacağımı bilmiyorum diyorsanız ya da aklınıza takılan sorular varsa doğru yerdesiniz.
Gelin birlikte bu soruları cevaplayalım ve hayallerimizi gerçekleştirmek adına bir adım atalım. Hayaller bekletmeye gelmez :)
Her şeye başlamadan önce herkesin işini kolaylaştırmak ve gereksiz harcama yapmamak adına anlamamız gereken bir olgu var. Benim de en başında yaptığım gibi genel olarak insanlar, ihtiyacı olduğundan değil de; keyfi olarak(çocukluktan kalma hisler, değişiklik arayışı ya da gerçekten bisikletin selesi üzerinde ilerlerken yüzüne vuran tatlı rüzgarı hissetmek istediği için vs...) bisiklet edinmektedirler. Birçok kişi de aldığı bisiklete birkaç kere bindikten sonra bu bana göre değil deyip bodrumun karanlıklarında çürümeye terk ediyorlar. Bunları yaşamamak ve daha keyifli hale getirebilmeniz için, eğer tek başınıza dolaşıyorsanız bir arkadaş edinebilirsiniz. Sosyal medya bisiklet grupları bulmak için güzel kaynaklar. Herkes bunları biliyor zaten :) Ben de bisiklet zehrini, bir gruba katıldıktan sonra aldım. Ve devamı da sonrasında; günübirlik>haftasonu konaklamalı>3-4 günlük şehir dışı turu>1 ay ve üzeri yurt dışı turu şeklinde kendiliğinden geldi. Bunun sonu yok dünya turuna kadar gider :)
...BEKLENTİLER?
Bisikleti hangi amaçla kullanacaksınız? Şehir içi ulaşım için mi? İşe okula gidip gelmek için mi? Ufak market alışverişi de yapsam iyi olur mu? Arkaya çadırı atıp haftasonu kamp yapmak için mi? Dağlarda tepelerde de gezeceğim ben mi diyorsunuz? Yoksa uzun soluklu bir yurt içi tura mı çıkacaksınız? Yurt dışı turları mı? Belki de dünya turu mu? :) Neden olmasın! Her şey insanın hayal etmesiyle başlar. İstersen her şey olur, kendine güven sadece!
Bisikletinizin ve yanınızda taşıyacağınız ekipmanların ucu bucağı, sınırı yoktur. Bunlar kişinin ihtiyaçlarına, zamanına, keyfine, isteğine, turun uzunluğuna, yolun ya da arazinin durumuna, hava koşullarına ve bunun gibi yüzlerce duruma göre şekillenir. 5.5 kg'lık bir yol bisikletiyle de tur atabilirsiniz 90kg'lık bir tam yüklü bir tur/keşif bisikletiyle de dünyayı geziyor olabilirsiniz. Her şey size bağlı:)
NASIL BİR TUR?
Bisiklet turları tüm dünyada kabul görmüş bazı sınıflandırmalara sahiptir. Bu sınıflar ihtiyaçlara, maddi duruma ve zamana bağlı olarak şekillenmiştir.
GÜNÜBİRLİK BİSİKLET TURLARI
Gün içerisinde kısa mesafede gidip gelebileceğiniz şekilde turlardır. İlk defa yapacaksanız bildiğiniz bir güzergahı seçebilirsiniz ya da bilmediğiniz, merak ettiğiniz bir bölgeyi keşfe çıkabilirsiniz.
Detaylı bir organizasyona ihtiyaç yoktur. Şehir içinde kullandığınız bisikletinize bir su matarası ekleyip yola çıkabilirsiniz. Buraya performans turları da dahil edilebilir elbet, bazı arkadaşlar gün içerisinde 350-400km'lere kadar yol alabilmekteler.
Tabi bizim işimiz gücümüz keyif ve keşif olduğundan, ilk başlarda mesafeleri kısa tutmak lehimize olacaktır. Eğer o gün için çok uzun mesafeleri hedeflerseniz mesafeye odaklanıp yolda olup biteni kaçırmanıza, aşırı yorgunluğa, eklemlerinizde ağrılara ve dolayısıyla keyfinizi kaçırmaya sebep olacaktır. Bir sonraki turunuz ilk turunuz gibi olmayacak emin olabilirsiniz :) Siz alıştıkça performansınız da daha iyi seviyelere çıkacak ve daha fazlasını isteyeceksiniz. Daha uzun yollar kat etmek için planlar yaparken bulacaksınız kendinizi. Bana da böyle oldu şayet:)
ORGANİZE EDİLMİŞ BİSİKLET TURLARI
Bu tip turları, yerel bisiklet grupları, bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için gayret gösteren dernekler, belki sponsor destekli firmalar, hatta belediyeler de düzenleyebilmektedir. Genellikle güzergahı önceden bilen kişiler tarafından bir rota ve süre belirlenir.
Konaklanacak bölgeler, yiyecek ve içecekler, küçük hediyeler(tişört, şapka, isimlik vs...) önceden belirlenerek halka sunulur. Organizasyona dahil olan bir kamyonet tipinde bir araç ile size ait olan eşyalarınızı konaklama yapılacak bölgeye kadar taşırlar. Bu nedenle bagajı olan donanımlı bisikletlere de ihtiyacınız kalmaz. Elinizin altındaki standart bir bisiklet ile rahatlıkla katılabilirsiniz.
Bu organizasyonlardan haberdar olmak için bu grupların internet adreslerine bakabilirsiniz yada sosyal bir bisiklet grubuna üye iseniz yöneticiler bu tip organizasyonlardan sizi haberdar ederler. Organize edilmiş bisiklet turları genelde cüzi bir ücret karşılığında düzenlenir. Ancak alacağınız keyif çok çok fazladır:) Düşünsenize 50-60 kişi bisiklete biniyorsunuz, daha da kalabalık olabiliyor :) Çok sosyal bir ortam ve çok fazla insan ile tanışma fırsatı bulabiliyorsunuz.
Turun sonunda aklınızda "Bir sonraki tur nerede ve nasıl olacak acaba?" sorusuyla mutlu bir şekilde evinize dönüyorsunuz:) Gidin arkadaşlar katılın böyle organizasyonlara. Uzun süre vakti olmayan kişiler için küçük kaçamak niteliğinde. Sosyal ortamlar, sağlıklı bir hareket, keyifli, doğa ile iç içe ve ufkunuzu genişletecek bir organizasyon. Daha ne ister insan? :)
KLASİK TUR BİSİKLETÇİLİĞİ
İşte bu noktadan itibaren yukarıdaki aktiviteler ile yetinemeyenlerin daha fazlasını istemesiyle birlikte hayaller kurulmaya başlar :) Ve uzun yol tur bisikletçiliği şekillenir.
Artık size eşlik eden bir rehber yoktur; tüm planlamalar ve hazırlık aşamaları tamamen size bağlıdır. Uzun yol bisikletçiliği genellikle asfalt yolları ve bisiklet yollarını kullanmaya yönelik bir anlayışa sahiptir. Kısmen arazi şartları da sisteme dahil olabilmektedir. Bu aşamada planlayacağınız turun uzunluğu, süresi sizin evinizden ne kadar süre uzak kalabileceğinize göre değişkenlik gösterir. Birkaç haftalık bir yaz tatili de olabilir, 10-15 yıl sürecek bir dünya turu serüveni de olabilir. Hatta daha uzun süredir yolda olan insanlar da var :)
Hal böyle iken; yolda ihtiyacınız olabilecek her şeyi yanınızda taşımanız gerekiyor ve profesyonel, tam donanımlı, yük taşımaya yönelik ve uzun ömürlü bir tur/keşif bisikletine ihtiyacınız oluyor. Genel hatlarıyla; bagaj, bisiklet çantaları, konaklama ekipmanları, mutfak ekipmanları, tamirat/bakım aletleri vb. Bu kadar ekipmanı nasıl taşırım diye telaşlanmayın :) Göründüğü gibi bir durum değildir aslında. Her şeyin bir alternatifini bulmak mümkün artık. Teknolojinin yardımı ve her geçen gün bu tarz turlara olan ilgi ve alakanın artması ile insanlar her türlü bilgi ve kaynağa ulaşabiliyorlar.
Aynı zamanda planlama aşamasında bu bilgiler fikirlerin şekillenmesine yardımcı oluyor. Bu bir serüven ve bu serüvende insanların ilk etapta düşündüğü gibi fiziksel yeterlilikten çok mental yeterlilik rol oynuyor. Böyle bir yola çıkmış ya da hala yolda olan kişiler de bunu deneyimlemişlerdir. Olay yolda olmaktan keyif alabilmekte, karşınıza çıkabilecek problemlerin üstesinden gelebilmekte ve özgürlüğün tadını çıkarabilmekte.
Her gün farklı bir yerde uyanmak, yeni insanlar tanımak kulağa çok çekici geliyor değil mi? İtiraf edin :)
BİKEPACKİNG
Kelime anlamı itibari ile mountain biking ve backpacking/camping, yani dağ bisikletçiliği ve camping kavramlarının birleştirilmiş hali gibidir.
Çok yeni bir kavram olmasa da yeni yeni tanınmaya ve tercih edilmeye başlanmıştır. Daha ziyade, dağ bisikletlerine ve arazi şartlarında kamp yapmaya ilgisi olanların, uzun kilometrelerce yapacakları macera ve aksiyon dolu bir tur için tüm ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir sistemdir aslında. Uzun yol bisikletlerine göre ekipmanlar daha hafif tercih edilir. Çanta sistemleri, bisiklet bagajına değil de kadroya monte edilmek üzere dizayn edilmiştir. Aynı zamanda bisiklet seçimi konusunda size çok daha fazla geniş bir yelpaze sunmaktadır.
Buradaki avantaj; elinizdeki kadrosuna güvendiğiniz herhangi bir bisikleti bikepacking'e çevirebiliyor olmanız. Çantalarınızı bagaj demiri olmadan kadroya ve sele borusuna bağlayarak yola çıkabilirsiniz. Yol bisikletleri bile, maşa genişliği daha kalın lastikleri takabilmenize imkan veriyorsa böyle bir tarza çevirilebiliyorlar. Gördüğünüz gibi çok farklı çeşitte kadrolar kullanılabilmektedir. Buradaki en büyük fark çantaların küçülmesiyle birlikte taşıyacağınız ekipmanları mümkün olduğunca minimize etmeniz gerekiyor ve bu da bisikletinizin ağırlığında ciddi azalma sağlıyor, aynı zamanda daha az efor sarf ederek daha seri hareket edebilmenize olanak veriyor.
KAMP YAPARKEN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR
Öncelikle kamp yapılacak alanı belirlemek, güvenliğiniz için, gecenizin ve ertesi sabahınızın keyifli geçmesi için önemli bir durumdur.
Yer seçimi için dikkat etmemiz gerekenler:
Ücretli bir kamp alanında kalmayacaksanız, yani stealth camping/wild camping olarak ta adlandırılan doğa kampı yapacaksanız; en önemli faktör: doğaya uyumlu çadır renkleri seçmektir. İdeal renk olarak birkaç örmek;
Kamp bölgesinde elektriğiniz olmayacaktır ancak su kaynakları yakınında bir yer seçme imkanınız varsa, el yüz yıkamak olsun, içme suyu tedarik konusu olsun ve bulaşığınızı ya da çamaşırlarınızı sudan geçirmek olsun su kaynağı faydalı olacaktır.
Su kaynağı bulduğumuz takdirde, çadırımızı tam suyun dibine kurmak yerine en az 5-6 metre yükseğe kurmakta fayda vardır çünkü, gece suyun yükselme durumu olabilir. Gece gece su altında kalmak kimse istemez.
Çadırınızı kuracağınız alan, yakınlarda insanların sabah koşu ya da yürüyüş için gelebilecek potansiyeli olan yürüyüş yolları, patikalar vs. var mı? Bunları göz önünde bulundurmakta fayda var, sabah siz uyanmadan buraya koşuya gelecek olanlar sizi şikayet edebilir, uyarabilir. Tatsız durumlarla karşılaşabilirsiniz.
Ana yola yakın bir yerde konaklamak durumundaysanız, yoldan geçenlerin sizi göremeyeceği şekilde; bir çalı arkası olur ağaç arkası olur, konuşlanırsanız rahat edersiniz. Ayrıca kot farkı olarak yoldan yüksek yerler seçmek de sizin görünmezliğinizi arttıracaktır. Yoldan geçen araçlar sizi fark ederlerse, çok düşük bir ihtimal olsa da sizi şikayet edebilirler.
Çadırımızı kuracağımız yeri belirledikten sonra yerdeki taşı, dikeni ve çadıra zarar verebilecek şeyleri temizlememiz gerekir. Çadırın altına serebileceğiniz bir altlık ta işinize yarayacaktır.
Geceleri etrafta dolanan kişiler olabiliyor, tarla sahibi, çiftlik sahibi gibi. Kamp kurduğunuz alanda üzerinde reflektör olan bisiklet çantalarınızı, reflektörlü yeleğinizi mesela, ya da diğer reflektörlü herhangi bir ekipmanı ortalık yerde bırakmayın, çadırın içine alabiliyorsanız alın. Uzaktan tutulacak bir fener reflektöre gelirse sizin yeriniz çok kolay bir şekilde tespit edilebilirler.
Ek olarak koku yapacak yiyecekleri çadırınızın yakınında bulundurmamakta fayda vardır. Etraftaki yaban hayvanları kokuya gelebilirler, bu yüzden çöpünüzü ve koku yapan yiyeceklerinizi çadırınızdan uzakta bir yerde muhafaza etmelisiniz. Ormanda insanların en çok korkacağı hayvan ayıdır muhtemelen. Ayılar da çok meraklı hayvanlar olduklarından yakınınızdaki kokuya çok büyük ihtimalle geleceklerdir. En az 100 metre gibi bir mesafeye yiyeceklerinizi saklamanız gerekebilir. 2 ağaç arasına hamak kurar gibi ip gererek ipi orta kısmına yiyeceğinizi asıp ayının ulaşamayacağı bir yükseklikte muhafaza edebilirsiniz.
Son olarak; kamp kurduğunuz alanda ara sıra ses çıkartırsanız bazı hayvanların kamp alanına yaklaşmasını engelleyebilirsiniz. Birçok yabani hayvan genel olarak sesten ve insandan ürker ve kaçar. Yaşam alanlarına müdahale etmeden ve tehdit oluşturabilecek mesafeyi korumak kaydı ile tabii ki.
Zaten zaman içerisinde kamp ortamındaki deneyiminiz de artacak ve kendi sisteminizi benimseyeceksiniz.
KAMPTA YEMEK
Yorucu bir günün ardından güzel bir akşam yemeğini hak ettiğimizi düşünüyoruz:) Evdeki mutfağımızdaki becerilerimizi kamp mutfağında da gösterebilecek miyiz? Tabii ki de Evet!
Kamp ocağı taşımadan seyahat eden kişiler de var. Konaklama öncesi yeteri kadar pişirmeye gerek olmayan pratik yiyecekleri depolayarak kamp alanında tüketirler. Bulunduğunuz ülkeye göre biraz maliyetli olabilir. Tamamen tercih meselesi.
Kamp mutfağı pratiktir, minimalisttir, hafiftir, kolay kurulur ve toplanır. Yorgun hissediyorsak bir an önce yemeği yiyip dinlenme moduna geçmek isteyebiliriz.
Kampta yemek yaparken dikkat etmemiz gerekenler;
Benzinli ya da gazlı bir ocak kullanıyorsanız, ateşimizi verimli ve tehlikesiz kullanmamız için rüzgar kesici bir rüzgarlığa ihtiyaç olacak. Çoğu kamp ocaklarının içinde zaten rüzgarlıklar bulunmaktadır. Rüzgarlıkla birlikte kolaylıkla yemeğimizi pişirip yiyebiliriz.
Ateş yakacağımız zaman ise kontrol edemeyeceğimiz büyüklüğe ulaşmasını engellememiz gerekir. Ayrıca ateş bir çok hayvanın da alana yaklaşmasını engelleyecektir.
Pişireceğiniz yemeğin çeşidi size ve becerinize göre değişmekle birlikte çok ağır olacak yemekleri tercih etmemekte fayda var. Gece uykunuzun kaçmasına ve istenmeyen yorgunluklara sebep olabilirler. Makarna, pirinç ve bulgur grubu karbonhidrat kaynakları hem doyuruculardır hem de yavaş sindirildikleri için size ertesi sabah yola çıktığınızda da enerji vermeye devam edeceklerdir. Ayrıca kokusuzlardır, uzun süre yanınızda taşıyabilirsiniz, kolay bozulmazlar, yanına istediğiniz sebze ve et türevlerini ekleyebilirsiniz, kolay bulunabilirler, göreceli olarak ucuzdurlar, vs. Bu yüzden tercih sebebidirler.
Ayrıca kamp alanını temiz bırakmaya da özen göstermeliyiz.